Yavaş'ın, hakkındaki iddialara doğrudan yanıt vermek yerine eski başkan Melih Gökçek'i hedef alması gündeme bomba gibi düştü. CHP Milletvekili Veli Ağbaba ve gazeteci Murat Ağırel'in açıklamalarıyla alevlenen gerginlik, savcıların da dikkatini çekti.
Gökçek ve Oğlu Hakkında Şok İddialar
Veli Ağbaba, yolsuzluk iddiaları üzerine, "Gelin, Mansur Yavaş'ın da Melih Gökçek'in ve oğlu Osman Gökçek'in de mal varlığını araştıralım. Kim hırsız, kim namussuz, ortaya çıksın," diyerek tarafları meydan okumaya davet etti. Mansur Yavaş ise bu çağrıya, "Melih Gökçek, iki kitap dolusu yolsuzluk yapmış, daha ifadeye bile çağrılmadı. Oğlu Osman Gökçek ise 500 milyon liralık villa yaptırıyor ancak 40 kuruş vergi vermemiş," diyerek yanıt verdi. Bu iddiaların hemen ardından, gazeteci Murat Ağırel de Gökçek dönemine ait olduğu iddia edilen su fabrikası yolsuzluklarını gündeme getirdi. Ağırel, "100.000 TL'ye alınan şirketler üç gün sonra 8 milyon TL'ye satıldı. Ortada fabrika yokken 100.000 damacana alınmış gibi gösterilip fatura kesildi. Bunlar resmi olarak tespit edildi," diyerek iddiaları pekiştirdi.
Yavaş'ın Savunması ve Çelişkiler
Yavaş'ın yolsuzluk iddiaları karşısındaki savunması ise dikkat çekici. Kendisine bağlı bürokratlara dair soruları yanıtsız bırakan Yavaş, tüm savunmasını Melih Gökçek'i suçlamak üzerine kurdu. ABB'den yapılan açıklamada, belediyenin Teftiş Kurulu'nu harekete geçirdiği ve herhangi bir kamu zararının tespit edilmediği öne sürüldü. Ancak kamu zararı olmamasına rağmen çok sayıda ilgili bürokratın görevden uzaklaştırılması, belediyenin kendi içinde bile bir çelişki yarattığı yorumlarına neden oldu. Ayrıca, Mülkiye Müfettişlerinin dokuz kişi hakkında soruşturma açılmasını talep etmesi, Teftiş Kurulu raporuyla müfettiş raporları arasındaki farklılıkların nedenine dair belirsizlikleri artırdı.
ABB'den Gökçek Dönemi İtirafı
ABB'nin kendi açıklamasında yer alan bir ifade, tartışmalara yeni bir boyut kazandırdı. Belediye, "Mülkiye Müfettişlerince 2021-2022 yılları arasında geriye dönük 10 yıllık teftiş yapılmış, ihale usulüyle ilgili herhangi bir tenkit ya da bulguya rastlanmamıştır" dedi. Bu açıklama, Melih Gökçek döneminde herhangi bir usulsüzlük bulunmadığını ortaya koyarak, Yavaş'ın sık sık dile getirdiği iddialarla çelişti. Denetlenen 10 yılın önemli bir kısmı Gökçek'in başkanlık dönemine denk geldiği için, ABB yönetimi kendi beyanıyla Gökçek döneminde kamu zararı olmadığını kabul etmiş oldu.
Etkinlik Harcamaları Gündemde
Öte yandan, ABB'nin 2019-2024 yılları arasındaki harcamaları da tartışma konusu oldu. Belediye, bu dönemde 426 etkinlik için 30 milyon dolar harcandığını açıkladı. Ancak sadece 2019 yılına ait ihale kayıtları, Yavaş'ın açıkladığı rakamların doğru olmadığını gösteriyor. Yavaş, sosyal medya hesabından 2019 yılı için 214 bin 900 dolar harcama yapıldığını belirtmişti. Fakat ihale kayıtlarına göre, sadece dört organizasyon ihalesinin toplamı 761 bin 982 dolara ulaşıyor. Bu durum, belediyenin şeffaflık iddialarını sorgulatan bir diğer çelişki olarak öne çıktı.
