Farklı kentlerdeki resmi kurumlarda, akşam yemeklerinin ardından yüzlerce kişi hastanelik oldu.

Bu durum, gıda tedarik zincirindeki denetim ve güvenilirliğe dair derin endişeleri beraberinde getirdi.

Türkiye'de Cezaevinden Kyk Yurdu

Üç Farklı Şehir, Üç Büyük Vaka

Adıyaman, Sakarya ve Rize'de yaşanan ve toplamda 376 kişiyi etkileyen zehirlenme vakaları, durumun ciddiyetini ortaya koydu.

Sakarya Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda, hükümlülere akşam yemeğinde dağıtılan hazır konserve balık sonrası 266 kişi rahatsızlandı.

Zehirlenmeye Karşı Yurt Yemekleri Batman’da Mercek Altında
Zehirlenmeye Karşı Yurt Yemekleri Batman’da Mercek Altında
İçeriği Görüntüle

Zehirlenme şüphesiyle derhal tedavi altına alınan hükümlülerin ayakta tedavileri devam etti.

Adıyaman Üniversitesi'ne bağlı bir KYK yurdunda akşam yemeği yiyen 70 kız ve erkek öğrenci, mide bulantısı, baş dönmesi ve kusma şikayetleriyle hastaneye kaldırıldı.

Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Türkiye'de Cezaevinden Kyk Yurdu-1

Rize'deki bir öğrenci yurdunda ise durumun kaynağı sütlü tatlı oldu. Tatlıyı tüketen 40 öğrenci karın ağrısı ve mide sorunları yaşayarak hastaneye sevk edildi.

Her üç kentteki 376 kişinin de hayati tehlikesinin bulunmadığı bildirilse de, resmi kurumlardaki toplu zehirlenmeler alarm zillerini çaldırdı.

İstanbul'da Acı Kayıp

Bu yaygın zehirlenme dalgasının yarattığı kaygı, ne yazık ki İstanbul'da yaşanan trajik bir ölümle daha da derinleşti.

Esenyurt ilçesinde 12 yaşındaki Eren Yılgın, yediği tavuk dönerin ardından fenalaşarak kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.

Ailesinin yarı baygın halde bulduğu çocuğun ölümü sonrası, iddia edilen tavuk dönerci belediye ekiplerince mühürlenirken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Ayrıca İstanbul'da cuma akşamı, yedikleri lahmacun nedeniyle 25 kişi daha hastanelik oldu.

Türkiye'de Gıda Güvenliği Neden Risk Altında?

Ülke genelinde ardı ardına yaşanan bu toplu zehirlenme vakaları, halkın aklına "Ne yiyoruz?" sorusunu getiriyor.

Olayların KYK yurtları ve cezaevi gibi merkezi ve denetimli kurumlarda yaşanması, tedarik zincirindeki denetim boşluklarını ve saklama koşullarındaki potansiyel sorunları gözler önüne seriyor.

Uzmanlar, özellikle toplu tüketimin yapıldığı yerlerde numune alma ve analiz süreçlerinin hızlandırılması gerektiğine dikkat çekiyor.