Şahin, 15 Temmuz'un yalnızca o gece yaşanan bir olay olmadığını, yıllar öncesinden, hatta on yıllar öncesinden sinsice hazırlanmış bir proje olduğunu belirtti.
Başkan Şahin, "FETÖ diye bilinen yapı, uzun süre boyunca kendisini İslam'ın kılığına sokarak, İslami kurumlar, eğitimler, dini camialar içinde yuvalanarak ciddi bir hazırlık süreci yürüttü" dedi.
"Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kararlı Tutumu Darbeyi Engelledi"
Şahin, dönemin kritik anlarını anlatırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kararlı tutumunun darbenin engellenmesinde kilit rol oynadığını vurguladı. "O zamanlar Sayın Cumhurbaşkanı ve hükümetimizin önüne konulan bu sinsi planların bir kısmı engellendi. Cumhurbaşkanımızın kararlı duruşuyla bu yapı üzerindeki kontrol sağlanmaya başlandı. Ancak onlar da bu engellemeler karşısında geri adım atmayıp, işi darbe yapmaya kadar götürdüler" ifadelerini kullandı.
"FETÖ Gerçek Müslümanlara Karşı Hep Husumet Besledi"
FETÖ'nün din üzerinden yarattığı aldatmacaya dikkat çeken Şahin, örgütün başından itibaren İslam adı altında hareket ettiğini ancak gerçek yüzünün farklı olduğunu belirtti. Şahin, "Kendini İslami bir hareket gibi gösterdi ama gerçek yüzü hiç de öyle değildi. İslami camialara, gerçek Müslümanlara karşı hep husumet besledi. Onların dışındaki her İslami hareketi düşman gibi gördü" şeklinde konuştu.
Şahin, FETÖ'nün emperyalistlerle iş birliği içinde olduğuna da değinerek, "Düşünün ki, İslami yapılar içinde bile kendine tabi olmayanları düşman ilan etti. Ama aynı zamanda gayri İslami unsurlarla, hatta emperyalist güçlerle sıkı iş birliği içindeydi. Bu çelişkiyi anlamadan 15 Temmuz'u doğru okuyamayız" dedi.
"Darbe Girişiminin Emperyalist Arka Planı"
15 Temmuz darbe girişiminin sadece bir iç mesele olmadığını vurgulayan Şahin, "Darbe, Türkiye'yi dış güçlerin, özellikle ABD'nin ve dünya emperyalizminin kontrolüne almak için yapıldı. Türkiye'nin bağımsızlığına, egemenliğine kasteden bir girişimdi. Eğer bu darbe başarılı olsaydı, ülkemiz bir kukla devlete dönüşecekti" uyarısında bulundu. Şahin, bu hain planın arkasında Türkiye'nin kaynaklarını sömürmek ve yönetimini ele geçirmek isteyen küresel güçler olduğunu ifade etti.
"Müslüman Halkın Fedakarlığı Olmasaydı, Darbeyi Önlemek Mümkün Olmazdı"
Şahin, darbe gecesi sokağa çıkan, canını ortaya koyan halkı övgüyle anlattı: "15 Temmuz gecesi, Türkiye'nin dört bir yanından milyonlarca Müslüman vatandaşımız tankların önüne çıktı, kendini kurşunların önüne attı. Can verdi, kan verdi, canını hiçe saydı. İşte bu büyük fedakârlık olmasaydı, darbeyi önlemek mümkün olmazdı. Bize göre, bu direniş, tarih boyunca yazılmış en büyük kahramanlık destanlarından biridir. Çünkü sadece bir darbenin önüne geçilmedi, aynı zamanda ülkemizin geleceği kurtarıldı."
"Darbe Engellendi Ama Algı Operasyonu Başladı"
Darbe girişiminin başarısız olmasının ardından başlayan algı oyunlarına da tepki gösteren Şahin, "Darbe engellendi diye sevindik, ama hemen ardından farklı bir yönelim başladı. Sanki darbeyi engelleyenler değil de başka güçler bunu yapmış gibi bir algı yaratıldı. Bu da Müslüman halkımıza karşı yapılmış haksızlık ve iftiradır. Bu noktada, darbeye karşı direnenlerin değil, farklı unsurların ön plana çıkarılması, halkımızı inciten bir durumdur" ifadelerini kullandı.
"FETÖ Yapılanmasının Katmanları: İhanet, Ticaret ve İbadet"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerine atıfta bulunan Şahin, FETÖ'nün karmaşık yapısını "En üstte ihanet, ortada ticaret, en altta ise ibadet olarak görünen bir tabaka" olarak açıkladı. Şahin, "Bizim üzüntümüz, bu alt tabakadaki insanların büyük çoğunluğunun gerçekleri görememiş olmasıdır. Birçok insan oraya inanarak, orada ibadet ettiğini düşünerek bağlandı. Ancak gerçek ihanet ve ticaret kısmı, FETÖ'nün esas karanlık yüzüdür" diye belirtti.
"Yaşanan Mağduriyetlerin Önüne Geçilmesi Gerekiyor"
Şahin, darbe sonrası süreçte yaşanan mağduriyetlere dikkat çekerek, "Bu alt tabakadaki mağdurların bir kısmı masumdur. Onların haklarını korumak önemli. Ancak ihanet ve ticaret boyutundaki kişilerle karıştırılmamalıdır. Adalet, bu ayrımı net bir şekilde ortaya koymalıdır. Bu konuda devletimizin hassasiyet göstermesi, haksızlıkları önlemesi gerekmektedir" ifadelerini kullandı.
"Darbeler Türkiye'ye Yalnızca Zarar Verdi"
Darbeler konusundaki duruşunu net biçimde ifade eden Şahin, "Türkiye, tarih boyunca darbelerle çok zarar gördü. Darbeler sadece kaos ve anarşi getirir, ülkeye hiçbir şey kazandırmaz. Bizim önceliğimiz kardeşlik, birlik ve adalet üzerine inşa edilmiş bir yönetimdir. Komşularımızla barış içinde, teknoloji ve ekonomi alanında yarışabilmek için istikrarlı ve adil bir sistem şarttır" dedi.
"Adalet ve Anayasa Üzerine İnşa Edilmiş Güçlü Türkiye"
Türkiye'nin geleceğine yönelik umutlarını dile getiren Şahin, "Türkiye'yi hak ettiği yere ancak sağlam bir adalet anlayışıyla taşıyabiliriz. Bunun için öncelikle anayasanın insan temelli ve adalet üzerine inşa edilmesi gerekir. Böyle bir anayasa, ülkemizi hem içten hem dıştan gelecek tehditlere karşı korur. Adaletin, torpilin, israfın olmadığı bir yönetim anlayışı, Türkiye'yi çok daha güçlü kılar" ifadelerini kullandı.
Konuşmasının sonunda 15 Temmuz'da hayatını kaybedenleri rahmetle anan Şahin, "15 Temmuz'da canını vatan için feda eden tüm kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Allah bir daha o karanlık günleri yaşatmasın. Bizi, halkımızı, ülkemizi her türlü hain plan ve girişimden korusun" mesajını verdi.