Baro, adalet sisteminin üç kurucu unsuru olan iddia, savunma ve yargılama makamlarının ortak amacının adalet olduğunu ve adaletin toplumun ortak vicdanı olduğunu belirtti.
Yargı Bağımsızlığı ve Savunma Özgürlüğü Vurgusu
Baro, geride kalan adli yılın, yargı bağımsızlığının zedelendiği ve savunma makamının baskı altına alınmaya çalışıldığı bir dönem olduğunu ifade etti. Özellikle tutuklama tedbirinin bir ceza aracına dönüştürülmesine, keyfi tutuklamalarla yurttaşların özgürlüğünün kısıtlanmasına dikkat çekildi. Gazeteciler, avukatlar ve seçilmiş belediye başkanları gibi birçok kesimin bu uygulamaların hedefi haline geldiği belirtildi.
Hukuksuzluk ve Hukuk Fakültelerinin Geleceği
Açıklamada, seçilmiş belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılarak yerlerine kayyım atanmasının toplumsal barışı tehdit ettiği vurgulandı. Ayrıca, İstanbul Barosu başta olmak üzere barolara yapılan yargı müdahalelerinin hukukun üstünlüğüne ağır bir saldırı olduğu kaydedildi.
Hukuk eğitiminin niteliğine de değinilen açıklamada, kontrolsüzce açılan hukuk fakültelerinin mesleğin geleceğini tehdit ettiği belirtildi. Baro, ekonomik ve mesleki güvenceden yoksun bırakılan avukatların, adil yargılanma hakkını işlevsiz hale getirdiğini savundu. Bu sorunun çözümü için vakıf üniversitelerindeki kontenjanların da azaltılması ve başarı sırasının yükseltilmesi gerektiği dile getirildi.
Adaletin Yeniden Yeşermesi Temennisi
Batman Barosu, yeni adli yılın bağımsız yargının güçlendiği, baroların özerkliğinin güvence altına alındığı ve tüm toplumun adaletle buluştuğu bir yıl olmasını diledi. Kayyım uygulamasının sona erdirilmesi, siyasi tutukluların serbest bırakılması ve meslektaşların çalışma alanlarının genişletilmesi gibi taleplerin de yer aldığı açıklamada, Türkiye'de adil bir sosyal barışın kalıcı hale gelmesi umudu dile getirildi.