Mehmet Asıf IŞIK
Tüm Makaleleri
Ortadoğu’nun Kalbine Saplanan Hançer: İsrail-4
14 Mayıs 1948: Yahudilerin iki bin yıldan beri bekledikleri ilk Yahudi devleti olan İsrail’in Bağımsızlık Beyannamesi ilk başbakanı David Ben-Gurion tarafından kamuoyuna açıklanır.
Ortadoğu’nun Kalbine Saplanan Hançer: İsrail-3
1922: Osmanlı kuvvetlerinin 1917’de Filistin’den çekilmesiyle kurulan Birleşik Krallık (İngiliz) Filistin Mandası Milletler Cemiyeti tarafından onaylandı.
Orta Doğu'nun Kalbine Saplanan Hançer: İsrail-2
Osmanlı Devleti, 1867 yılında yabancılara gayrimenkul temellük (mülkiyet) hakkı tanıyan kanunu çıkardı.
Orta Doğu'nun Kalbine Saplanan Hançer: İsrail-1
Bazen hüzünle, bazen acı çekerek, bazen de sineme göz yaşı akıtarak kaleme alınan bu yazıyı vatanlarını, etrafı mübarek kılınmış Filistin topraklarını, yüzyılı geçen şerefli bir mücadeleyle savunan Fi...
Vakıf Medeniyetinden Günümüze...
Ülkemizde 13-19 Mayıs arasındaki günler “Vakıflar Haftası” olarak kutlanır. Hafta boyunca vakıfların mahiyeti, kuruluş gayeleri, hizmetleri vs. anlatılır.
Mehmet Asıf Işık: 'Şemsiye Tamircisi...'
Çarşı-pazar gezmelerini hiç sevmedim. Öyle yerlerde geçen vakti zayi olmuş sayarım. Belki de Âhilik mirası esnaflık ahlâk ve edebinin piyasalarda pek izi-eseri kalmadığındandır.
Mehmet Asıf Işık: 'Basra Yıkılmak Üzereydi ki…'
31 Mart tarihinde yapılan mahalli idareleri ağır seçim mağlubiyetinin sebeplerine dair gayri siyasi bir değerlendirme yazısı kaleme almak üzereyken Milli Eğitim Bakanlığı eğitim kademelerindeki zorunl...
Bir Sultan Ağırladık; Hüzünle Vedalaştı(k)
Mekâna ve zamana değer katan mübarek ay gelmişti. Kardan beyaz rengini içimize çalmaya. Nûrunun ışıltılarını gönüllerimize ve yaşantımızın her yanına yansıtacaktı.
Kadir'ın Kıymetini Bilenlere...
Hidāyet rehberimiz olan Kur'ān'ın nûrunu ve bereketini içinde saklayan Ramazan-ı Şerifin kadr-u kıymetini bilip lâyık olduğu hürmeti gösterenlerin,
Mehmet Asıf Işık'ın yazısı: 'Bir Şair Ne Katar Hayata?'
Bütün güzelliklerin kaynağı ve en güzel sözlerin sahibi Yüce Allah hikmetli kitabında meālen şöyle buyurur: “Kullarıma söyle, sözün en güzelini söylesinler, …”
